Özgür Özel: “Şentop tarafsızlığını kaybettiğinin farkında olduğu için tarafsız olması gerekmediği argümanıyla tartışmaları yürütüyor.
CHP Küme Başkan Yardımcısı Özgür Özel, “Şentop Bey, muhalefet partilerinin güvenini tamamen yitirdiği ve kendisine asla güvenmeyecekleri bir sürecin içine atıldı, Adalet ve Kalkınma Partisi de partidir. Devlet ayrımını ortadan kaldırmıştır. Sayın Şentop tarafsızlığını o kadar kaybettiğinin farkında ki tarafsız olması gerekmiyor argümanıyla tartışmaları yürütüyor. Bu noktadan sonra o görevi boşaltmak kendisine düşüyor” dedi. söz konusu.
CHP Küme Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Özgür Özel, TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un Cumhurbaşkanlığı’nda anayasa değişikliğine ilişkin toplantıya katılarak değişiklik önergesini imzalamasının ardından başlayan “tarafsızlık” tartışmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Özel’den bugün yapılan yazılı açıklama şöyle:
“KÜLLİYE TOPLANTISINA KATILMAKLA ŞENTOP ANAYASA’NIN 94. MADDESİNİ İHLAL ETMEKTEDİR”
“Anayasa’nın 94. maddesi Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı kararlarını içerir. Unsurun son fıkrasında, ‘Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı, Başkanvekilleri, siyasi parti veya Meclis içinde veya dışında üyesi oldukları parti grubu; istisnai haller dışında meclis görüşmelerine katılamazlar ve oturum başkanı ve başkanvekili oy kullanamazlar.’ Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mustafa Şentop, Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında 7 Aralık 2022 Çarşamba günü parti genel başkan yardımcılarının da katıldığı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne katıldı. toplantıya katılarak bu fıkrayı ihlal etmiştir.Çünkü bir parti başkanı, Parti Sözcüsü, Başkanvekili ve Grup Başkanvekilinin katıldığı bir toplantının siyasi parti toplantısı olduğu açıktır. ve Cumhurbaşkanı eleştiri konusu oldu, Şen Balo ile Erdoğan arasındaki baş başa konuşmalar bugüne kadar hiç tartışmamızın konusu olmadı.
“PARLAMENTOLAR CUMHURBAŞKANI’NIN ETKİSİ OLMASI ÖNEMLİ”
Meclis Başkanı’nın oy kullanamayacağı hükmü, Meclis Başkanı’nın Meclis’teki tartışmalara katılmaması ve tarafsızlık kimliğini zedelememesi için Anayasa’da yer alan bir düzenlemedir. Sayın Şentop’un tarafsızlık kararının Anayasa’da yer almadığına dair ısrarlı sözlerini, avukat kimliğini hiçe sayarak ve hayretle takip ettiğimizi belirtmek isterim. Çünkü tüm kanunlar, ilişkileri ve tutanaklarıyla bir bütündür. Bu vesileyle 1961 Anayasasında olduğu gibi 1982 Anayasasında alınan kararların tutanaklarına bakmakta yarar vardır. Tartışmalar sırasında bazı hatipler, tarafsız olmayan bir Meclis Başkanı’nın gerekliliğine işaret ederek, partiden ihraç edilmesini talep ettiler. Ancak Anayasa Komisyonu Sözcüsü, bu tartışmalara hak verdiğini belirterek “Parti üyeleri arasında tarafsız davranabilecek kişilerin olduğunu kabul etmek gerekir” diyerek tarafsızlığın esas olduğuna ve Meclis Başkanı’nın ikinci dönem için seçilebilmesi, Başkanlığını tarafsız kılıp kılmayacağı ile orantılıdır. Meclis Başkanlarının tarafsız olmaları esastır, bu nedenle sadece bir siyasi parti grubunun tam kadro imza attığı önergelere imza atmazlar, tarafsızlıklarını zedelememeye özen gösterirler. Yerleşik uygulamalar da bu yöndedir.
“TBMM’YE YÖNELİK KONUYA İLİŞKİN AÇIKLAMALARDAN SİYASİ BİR BİLİNÇSİZLİK YAKALANMAYA ÇALIŞILDI”
Yassıda Kanun Teklifi müzakereleri sırasında, Meclis Başkanı’nın bu teklifin ilk imzacısı olduğuna dair tutanaklara da yansıyan olumlu ifadelerim bir köşe yazısına yansıdı ve siyasi bir tutarsızlık yakalanmaya çalışıldı. buradan. Konuşmaya konu olan köşe yazarının tutanakların bir sonraki paragrafına baktığı ortaya çıktı ki bu da benim pozisyonumda bir tutarsızlık olmadığının en açık kanıtı. İlgili önerge ile ilgili olarak gerek Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda gerekse Anayasa Komisyonu’nda benzer açıklamalarda bulunmama rağmen, açıklamalarımın komisyona yansıması nedeniyle açıklamamın ilgili bölümünü buraya ekliyor ve hatırlatıyorum. Genel Kurul tutanaklarına herkesin ulaşabilmesi sağlanmıştır. İlgili bölüm şu şekildedir:
‘Öncelikle Meclis Başkanı yani Sayın Mustafa Şentop’un ilk imza sahibi olması değerlidir, değerlidir ve beklenir; Buna hiç şüphe yok… Tabii ki Meclis Başkanı tarafsız kimliğiyle ilkini imzalar, ondan sonra uzlaşma sağlanırsa tüm gruplar imzalayabilir. Hakikat yolu budur, aklın zarureti budur. Muhtemelen kimsenin bu konuda söyleyecek bir şeyi yoktur. Ama işin devamı bu kadar olmadı. Biz bu ilk imzayı bekliyorduk normal ama Şentop Bey bu ilk imzadan bir hafta önce olgunlaştığında siyasi partilerle görüşeceğim deyince bu onun işi, hatasız iş dedim biz de. ortak olacak. Baktım burada ikinci imza olarak Süreyya Sadi Bilgiç’in imzasını anlamlı buluyorum. Bütün siyasi partilerin Meclis Başkan Yardımcılarının olması anlamlı olacağı için baktım. Sonra baktım yok ama başka pahalı Cumhur İttifakı Küme Liderlerinin imzaları var. Bu Meclis’te UYGUN Partisi Bursa Milletvekili Ahmet Kamil Erozan var. Babası Bursa Milletvekili Agah Erozan idama mahkûm edilen ve idam edilmeyen 12 kişiden biri. İmzalamak istemiyor mu? Şentop Bey böyle bir açıklama yapıyor, ben hazırladım, imzaladım. Ondan sonra teklifi imzalamak isteyenler için bıraktım, diye devam ediyor. Nereye bıraktığı bilinmez ama meclislerde, törelerde bunu yapmanın bir yolu var. Nerede kaldığını bilseydik, suçlamaları imzalardık.’
“BU ÖRNEKLER TOPRAKTAN HASSASİYETLE KATILDIĞIMIZ OBJEKTİFLİK İLKESİNİ İHLAL ETMEZ”
Aynı sütunda önceki Meclis Başkanları tarafından sunulan kanun tekliflerinden örnekler verilmektedir. Elbette, bir Parlamento Liderinin yasa tasarısını imzalaması, onun tarafsızlığını tek başına engellemez. Bahsedilen önerilerin dikkatle incelenmesi gerektiği çok açıktır. Burada üç yöntem gözlenmektedir. Birinci sistem olarak önceki Meclis Başkanları, Meclis Tüzüğü ve Meclis Teşkilat Kanunu gibi Meclisi doğrudan ilgilendiren teklifleri tek başına veya Başkanlık Divanı üyeleriyle birlikte imzalamıştır. İkinci bir formül olarak, tüm siyasi partilerin üzerinde anlaşmaya vardıkları düzenlemelere katıldılar. Örneğin Sayın Hikmet Çetin’in ilk imzacısı olduğu kanun teklifinde Anavatan Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi, Demokratik Sol Parti, Doğru Yol Partisi ve Refah Partisi’nin küme yöneticilerinin imzaları bulunuyor. Yine Sayın Mustafa Kalemli’nin verdiği Anayasa değişikliği teklifinde Anavatan Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi, Demokratik Sol Parti ve Yanlış Yol Partisi Genel Başkanlarının da aralarında bulunduğu 291 milletvekilinin imzası bulunuyor. Üçüncü bir formül olarak Meclis Başkanları, bulundukları seçim çevresinin milletvekilleriyle birlikte kendi seçim çevrelerinin sorunlarına ilişkin kanun tekliflerini sundular. Halk Partisi Manisa Milletvekilleri ve Sayın Hüsamettin Cindoruk, Eskişehir milletvekilleri ile Sivrihisar ilçesinde kolej kurulmasını öngören kanun teklifine imza attı. Bütün bu örnekler, en başından beri vurguladığımız tarafsızlık ilkesine zarar vermiyor.
“ESKİ AK Parti GRUP SESLERİ, ÖNCEKİ ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ ÖNERİLERİNE İMZALAMADI”
Ayrıca bu teklif, Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı döneminde sunulan ilk anayasa değişikliği teklifi de değil. Sayın Köksal Toptan, Sayın Mehmet Ali Şahin, Sayın İsmail Kahraman’ın Meclis Başkanı olduğu dönemlerde Anayasa değişiklikleri yapıldı ama bu üç Meclis Başkanı bu metinleri imzalamadı. Bu eleştirilerin başörtüsü veya dini sembol düşmanlığından kaynaklandığı iddialarını şiddetle reddediyorum. Siyasete girdiğim ilk andan itibaren sivil ve özgürlükçü bir anlayışın temsilcisi olmaya özen gösteren, mağdurun adı, mezhebi, etnik kimliği ne olursa olsun tüm kısıtlama ve ayrımcılıklarla mücadele eden bir milletvekiliyim. Ayrıca söz konusu başörtüsü yasağının en güçlü olduğu 28 Şubat döneminde bu yasakla bizzat bir Ege Üniversitesi öğrencisi olarak ilgilendim ve eylemlere katıldım. Ayrıca Topluluğumuzun yasağın kaldırılması için hazırladığı yasa tasarısının ilk imzacılarından biriyim. Bu başlığın asla tutunmayacağı bir insan olarak, bu yorumları bir kez daha şiddetle reddetme ihtiyacı hissediyorum.
“ŞENTOP DAVETİYETİNİ KAYBEDİĞİNİN FARKINDA OLDUĞUNUN FARKINDA OLDUĞU İÇİN, TARTIŞMALARI OBJEKTİF OLMASINA GEREK OLMADIĞI DÜŞÜNCESİYLE TARTIŞMALARI YÖNETİYOR. O GÖREVİ BOŞALTMAK KENDİSİ OLACAK”
CHP Genel Başkanı’nın bu teklife ilişkin açıklamaları ve anayasa değişikliği teklifi hazırlanacağı yönündeki sözleri, Cumhuriyet Halk Partisi’nin sunduğu bir yasa teklifinin ardından bu tartışmalar kuşkusuz siyasetin en sıcak gündem konularından biri haline geldi. Şentop Bey siyasetin bu en sıcak konusuna sürecin en başından beri müdahil olmuş, yurt dışındayken bir siyasi partinin mutfağında bu teklifin çalışma sürecine katılmış ve bu kanun teklifini hiçe sayarak imzalamıştır. tarafsız kalmak gerekiyor. Sorunun iki boyutu var. Şentop Bey, muhalefet partilerinin inancını tamamen yitirdiği ve kendisine asla güvenemeyeceği bir sürecin içine atılmış, Adalet ve Kalkınma Partisi parti-devlet ayrımını kaldırmıştır. Sayın Şentop, tarafsızlığını o kadar kaybettiğinin farkındadır ki, tarafsız olması gerekmediği argümanı üzerinden tartışmaları yürütmektedir. Bu noktadan sonra o makamı boşaltmak kendisine kalmıştır.”